İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Toros’ta kurduğu Afet Koordinasyon Merkezi’nde veriler, Türkiye’nin en büyük sivil fiber optik ağı ile taşınıyor. İlk toplanma alanlarından helikopter pistlerine, ecza depolarından yangın vanalarına kadar binlerce adresin yüklendiği teknolojik alt yapı, kurtarma ekiplerinin hangi güzergahları kullanarak hangi binalara en hızlı şekilde gitmesi gerektiğini gösteriyor. Yedekli sistemde 30 bin engellinin adresi kayıtları da yer alıyor.
Japonya’da meydana gelen 9 şiddetindeki depremin ardından tüm gözler, deprem riski taşıyan kentlerdeki hazırlıklara çevrildi. İzmir’de Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan ve geçtiğimiz Nisan ayında hizmete giren Toros Afet Koordinasyon Merkezi, bu konuda dikkatleri üzerinde toplayan yerlerin başında geliyor.
İzmir’de olası bir deprem anında sistemli bir şekilde harekete geçilmesini sağlayacak şekilde teknik alt yapı ile donatılan Toros Afet Koordinasyon Merkezi, afet yönetiminin başarıyla yürütülmesi için hazırlandı. Yine Toros’da bulunan Bilgi Teknolojileri Merkezi ise olası bir afet anında kent yöneticilerinin toplanarak kriz yönetimini bir merkezden sürdürmesine olanak sağlayacak teknolojik alt yapıya sahip.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Bilgi Teknolojileri Daire Başkanı Dr. İlhan Ekincioğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin “Deprem Master Planı” ile “Afet Yönetim Planı”nın oluşturulduğunu ve kriz anında görev yapacak ekiplerin İtfaiye Daire Başkanlığı’nca isim isim belirlendiğini söyledi.
Sistem yedekli çalışıyor
Kentin önemli bütün verilerini barındıran sunucuları Bilgi Teknolojileri Merkezi’ne taşıdıklarını açıklayan Ekincioğlu, “Bu veriler, çok şiddetli depremlere dayanıklı olan binamızda güvenli bir şekilde muhafaza ediliyorlar. Dev ekranlarımızdan bütün dünyadaki depremlerin verilerini görebileceğimiz alt yapıya sahibiz. Bu verileri Bilgi Teknolojileri Merkezimizde tutuyoruz. Bunların bir kısmını internet aracılığıyla yurttaşlarımızla paylaşıyoruz. Yaklaşık 3.500 belediye personeli, 450 kriz görevlisi, 30.000 engellimiz ile otel, toplanma yerleri, çadırkent alanları, dağıtım-boşaltım merkezleri, eczaneler, ecza depoları, sağlık kurumları, yangın vanaları, İZSU kuyu noktaları, TEİAŞ noktaları, akaryakıt istasyonları ve trafolara ilişkin konum bilgilerine sahibiz. Bu veriler, afet anında ve sonrasında hızlı müdahale için hayati önem taşıyor. Verileri taşıyabilmek için şu an için 450 kilometrelik bir alt yapıya sahip, Türkiye’nin en büyük sivil fiber optik ağı olan İzmirNET’imiz var. Bu alt yapıdan yararlanarak sistemimizi yedekli olarak burada tutuyoruz. Diyelim ki, çok şiddetli bir deprem oldu ve ana hatlarımızdan birisi koptu. Zaten devrede olan diğer hatlarımız, bilgi akışını sürdürmeye devam edecek. İzmirNET ile birçok kamu kurumumuza ve belediyemiz birimlerine haberleşme hizmeti veriyoruz. Örneğin İzmir Emniyet Müdürlüğü tarafından kurulmaya başlanan ve MOBESE olarak bilinen İzmir Kent Güvenlik Sistemi’nde de tamamen İzmirNET’in alt yapısı kullanılıyor” şeklinde konuştu.
İzmir’in kara kutusu
Toros mevkiinde İtfaiye Eğitim Tesisleri’ndeki 315 metrekarelik alanda tek katlı olarak kurulan merkez, 10 şiddetindeki depreme dayanıklı olarak inşa edildi. Merkeze İzmir’in önemli 8 noktasından, İzmir metro güvenlik kameralarından ve Balçova Belediyesi tarafından yaptırılan Kent Güvenlik Sistemi kameralarından canlı görüntü aktarımı İzmirNET projesi üzerinden sağlanıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen İzmirNET, kent içindeki MOBESE sisteminin de temel alt yapısını oluşturuyor.
Yine Toros Eğitim Tesisleri içinde bulunan Bilgi Teknolojileri Merkezi de, “İzmir’in kara kutusu” olarak nitelenen bir veri merkezi olarak işlev görüyor. Merkez, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bilgisayar sunucu sistemleri, veri ambarları, İzmirNET yönetim merkezi, Sayısal Telsiz Sistemi Yönetim Merkezi, Afet Koordinasyon Merkezi de dahil olmak üzere çeşitli görüntü sistemlerini toplama, yönlendirme ve yönetim sistemini bünyesinde barındırıyor.
Ayrıca Coğrafi Bilgi Sistemleri verileri ile gerek kriz öncesi, gerek kriz anında, gerekse kriz sonrasında ilk toplanma alanları ve çadır alanlarının, helikopter pist alanlarının, araç park sahalarının ve fırınlar gibi kritik öneme sahip yerlerin aynı anda sistem üzerinde görülmesinin sağlanması; yangın, ambulans araçlarının ve kurtarma ekiplerinin hangi güzergahları kullanarak hangi binalara en hızlı şekilde gitmesi gerektiği analiz ve sorgulamaları da mümkün oluyor.
Bu verilerin halka açık bölümüne http://www.izmir.bel.tr/IzmirKentRehberleri3Boyut.asp adresinden ücretsiz indirilebilen İzmir 3 Boyutlu Kent Rehberi kullanılarak ulaşılabiliyor.
Veriler canlı aktarılacak
Öte yandan İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı’na alınan yeni Seyyar İletişim ve Komuta Kontrol aracı da, olası bir afet durumunda herhangi bir bölgeden canlı olarak görüntü aktarılması için kullanılabilecek. Araçtan İtfaiye, Büyükşehir Kriz Merkezi ve diğer merkezler arasında çift yönlü olarak GSM, uydu operatörleri aracılığıyla görüntü, telefon, telsiz, faks ve veri haberleşmesi gibi hizmetlerde yararlanılacak. Yetkililer, araç hareket halindeyken VHF, UHF ve HF telsizler, GSM ve uydu telefonları ile haberleşmenin yapılabileceği ve televizyon izlenebileceği bilgisini de verdi.
Kaynak: www.izmir.bel.tr