XIX. yüzyıla girilmesiyle, İzmir ve Batı Anadolu'nun tarihsel serüveninde çok önemli dönüşümler yaşanmaya başlanmıştır. İngiltere ile Osmanlı Devleti arasında, 1838 yılında Balta Limanı Ticaret Antlaşması olarak bilinen, serbest ticaret anlaşması imzalanmıştır. 1838 anlaşması ile İngiltere'nin elde ettiği ayrıcalıkları daha sonra Fransa, başta olmak üzere, diğer Avrupa ülkeleri de elde etmişti. 1838 ticaret anlaşmasındaki gümrük indirimleri, Osmanlı yönetiminin ticaret üzerindeki denetiminin azalması ve konsolosluk mahkemelerinin yargı alanının genişlemesi, yabancı tüccarların İzmir'e akın etmesine neden oldu. 1856 yılında yabancılara mülk edinme hakkının verilmesi ise, önemli miktarda yabancı nüfusun İzmir'e akmasına neden oldu. 1847-1880 yılları arasında İzmir'deki yabancı nüfusun önemli bir artış gösterdiğine tanık olmaktayız. 1847'de 15.000 kişi olan yabancı nüfus, 1880'de 50.000 kişiye ulaşmıştı. İzmir ve Batı Anadolu'da ticari kapasitenin büyümesiyle, finansal örgütlenmeler de ortaya çıkmaya başlamıştır. Nitekim bir grup tüccar tarafından 1843 yılında Commercial Bank Of İzmir kurulmuştur. Bunu 1860 yılında Credit Lyonnais'in İzmir şubesini açması izler ve ardından da 1863'de Osmanlı Bankası İzmir'de şube açar. Yabancılar İzmir'e gelirken beraberlerinde sermaye, iletişim ve nakil araçları, yatırım planları hatta Afrika'dan köle bile getirerek, bölgeyi kolonileştirmeye çalıştılar. Ancak yabancılar bu arzularına rağmen, İzmir'den pek içeriye giremediler. İç bölgeyle olan ilişkilerini yerel aracılarla sürdürmek zorunda kaldılar. Kentin nüfus yapısında da, önemli değişimler ortaya çıktı. Bu arada şehrin zenginliğinin çok büyük bir kısmını yabancılar denetlerken, gelişen ticaret ortamında yabancılarla kolay ilişki kuran Osmanlı tebaası Rum ve Ermeni nüfus, kapitülasyon haklarından yararlanarak, çok önemli avantajlar elde ettiler. Kapitülasyonların ve Avrupalı güçlerin yardımlarıyla İzmir'de aynı işi yapan Türklerin karşısında ayrıcalıklı bir konuma kavuştular. Ticaretteki gelişmelere paralel olarak, 1850'li yılları takiben İzmir'e büyük bir sermaye akımı olmuştu. Ticari güvence kazanan kapital sahibi kişiler, ticari faaliyetlerini İzmir'den yürütmeye başlayarak, dış dünya ile haberleşmenin kolay sağlandığı, deniz nakliye şirketlerinin bulunduğu bir bölge olan Pasaport civarına yerleşir olmuşlardı. 1850 yılında İzmir'de 20 değişik ülkenin tüccarları büyük ticaret evleri kurmuşlar ve bu ülkelerin 17 tanesi şehirde konsolosluk açmışlardı. İzmir, Batılı devletlerle olan ticari hacmine paralel olarak büyük bir gelişim ve dönüşüm içine girmiştir. 1850'li yıllardan itibaren hız kazanan bu değişim, I. Dünya Savaşı'nın başladığı 1914 yılına kadar aralıksız devam etmiştir.
İzmir / Tüm İlçeler
- Tüm İlçeler
- ,
- ALİAĞA
- ,
- BALÇOVA
- ,
- BAYINDIR
- ,
- BERGAMA
- ,
- ,
- BORNOVA
- ,
- BUCA
- ,
- ÇEŞME
- ,
- ÇİĞLİ
- ,
- DİKİLİ
- ,
- FOÇA
- ,
- GAZİEMİR
- ,
- GÜZELBAHÇE
- ,
- KARABURUN
- ,
- KARŞIYAKA
- ,
- KEMALPAŞA
- ,
- KINIK
- ,
- KİRAZ
- ,
- KONAK
- ,
- MENDERES
- ,
- MENEMEN
- ,
- NARLIDERE
- ,
- ÖDEMİŞ
- ,
- SEFERİHİSAR
- ,
- SELÇUK
- ,
- TİRE
- ,
- TORBALI
- ,
- URLA
- ,
- KARABAĞLAR
- ,
- BAYRAKLI
- ,
- BEYDAĞ