Çıkış / Exit

İşleminiz Yapılıyor.
 
 
 
 
 
 
 
 
English

Türkiye'nin ilk ve tek yürüyen merdiven üretimini yapan İzmirli sanayici Ali Aktaş, Menemen'deki İzmir Serbest Bölgesi'ne 20 milyon dolarlık yatırımla ikinci yürüyen merdiven fabrikasını kuracak. Halen Atatürk Organize Sanayi Bölgesi ve Menemen Koyundere'deki fabrikalarında Löher markasıyla asansör ve yürüyen merdiven üreten Aktaş, kuracağı 20 bin metrekarelik alandaki fabrikasıyla çalışan sayısını da 500'e çıkaracak. Nisan ayında fabrikasının temelini atmayı planlayan Aktaş, 1 yıl içinde fabrikasında üretime başlayacak. Almanya'da katıldığı fuarın ardından 6. neslin yönetiminde olduğu, dünyanın en büyük asansör ve yürüyen merdiven üreticilerinden Alman Schmidt firmasıyla da stratajik işbirliği gerçekleştiren Aktaş, firmanın Türkiye'deki üretim üssü oldu. Bu yıl sonunda yüzde 200 gibi çok yüksek oranda büyüme hedefi koyan Aktaş, 20 günde üretip Avrupa'ya ihraç ettikleri yürüyen merdivenlerle 2 ayda çok büyük siparişler aldıklarını belirterk, bu hedeflerine ulaşacaklarını söyledi.

İTHALAT AZALACAK
Alsancak'ta 25 metrekarelik atölyede 1967 yılında asansör üretimine başladığını ve 45 yıldır sürekli gelişerek bugün 2 üretim tesisinde asansör ile Türkiye'nin ilk ve tek yürüyen merdiven üreticisi olduklarını dile getiren Löher Asansör Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Ali Aktaş, üçüncü üretim tesislerini Menemen İzmir Serbest Bölgesi'nde kuracaklarını kaydetti. Nisan ayında temelini atmayı planladıkları tesis için toplamda 20 milyon dolarlık yatırım yapacaklarını ifade eden Aktaş, "Yürüyen merdivende sürekli artan siparişler ve hızlı bir şekilde büyüyen Türkiye ekonomisi bize yeni tesis kurmayı zorunlu hale getirdi. Yaptığımız araştırmalar sonucunda İzmir Serbest Bölgesi'nde karar kıldık. 20 bin metrekare yer satın aldık. Türkiye, yılda 3 bine yakın 70 milyon doların üzerinde yürüyen merdiven ithal ediyor. Biz kuracağımız tesiste 2015 yılına kadar yılda bin adetlik kapasiteye ulaşarak, Türkiye'nin yürüyen merdivendeki ithalatını önemli ölçüde azaltmak istiyoruz. Yeni tesisimizle ayrıca 200 olan çalışan sayımızı da 500'e çıkartacağız" dedi.

Stratejik ortak
AOSB ve Menemen Koyundere'deki tesislerinde halen yılda 250 yürüyen merdiven ürettiklerini vurgulayan Aktaş, İzmir Serbest Bölgesi'ndeki tesislerinin 2013 yılında devreye girmesinin ardından başka bir OSB'de de yeni fabrika yatırımı planladıklarını anlattı. Üretimlerinin yüzde 60'ını Avrupa ülkeleri başta olmak üzere birçok ülkeye ihraç ettiklerini, geçen yıl Türkiye'ye 4 milyon dolarlık döviz kazandırdıklarını ifade eden Aktaş, "Bu yıl yüzde 200 büyüme bekliyoruz. Almanya'da katıldığımız fuarda 6 nesildir asansör üretimi yapan Schmidt şirketi ile anlaşma yaptık. Bundan sonra bu firmanın bütün üretimlerini biz yapacağız. Bu firma yılda bin 500 asansör üretimi yapıyor. Bu nedenle, bu yıl yüzde 200 büyüme hedefimiz gerçekçi bir hedef. Ayrıca Türkiye ekonomisi de hızlı büyüyor. Bu büyümeden biz de pay almak için var gücümüzle çalışıyoruz. Halen 3 kıtaya ihracat yapıyoruz. Hedefimiz 5 kıtaya ihracat yapan bir dünya şirketi olmak" diye konuştu.

Ara eleman
Hızlı büyüyen bir firma olarak istedikleri nitelikte eğitim almış çalışan bulmakta zorlandıklarını dile getiren Ali Aktaş, çıraklık ve kalfalık okulu kurma hazırlıklarını sürdürdüklerini kaydetti. Yeni kurulan fabrika ile birlikte çalışan sayılarının iki katın üzerinde artacağına dikkat çeken Aktaş, şöyle konuştu: "Ne yazık ki piyasadan istediğimiz niteliklerde eleman bulamıyoruz. Bu nedenle kendi okulumuzu kurma kararı aldık. Bu konuda uzman olan Yaşar Abdullah Ayazlı'yı bünyemize aldık. Ayazlı'nın direktörlüğünde kısa bir süre içinde okulumuzu kurarak, sektörümüze eğitimli çalışan yetiştireceğiz."

Osmanlı Mirası Süsleme Sanatı : KAT!

Altın varaklarla çerçevelenmiş cennet bahçeleri, kâğıttan yapılmış renk ormanları, kâğıdı nakış nakış işleyen kat'ı sanatı. Arapça bir kelime olan kat'ı, kesmek anlamına geliyor. Kat'ı sanatı ise, kâğıt ve deri gibi farklı malzemelerin kesilerek motif ve resimlerin ortaya çıkmasından oluşuyor. Kökleri milattan sonra 2. yüzyıla dayanan bu...

''Çifte Şelale'' Doğa Tutkunlarının Uğrak Yeri Oldu

Teşvikiye Beldesi'ndeki Çifte Şelale, havaların ısınmasıyla özellikle İstanbul'daki doğa tutkunlarının uğrak yeri oldu. Yalova'nın Çınarcık ilçesine bağlı Teşvikiye Beldesi'ndeki Çifte Şelale, havaların ısınmasıyla doğa tutkunlarının uğrak yeri oldu. Çifte Şelale, son yıllarda Türkiye'nin nüfusu en yoğun ve en hareketli şehri...

Tarihsel Sembollerle ''Tılsımlı Resimler''

Altoparlak'ın memleketi Tarsus'un simgesi olan Şahmeran'ın ağırlıklı olarak kullanıldığı eserler, 28 Mart Cumartesi gününe kadar sanatseverler tarafından görülebilecek. Serginin açılışında konuşan Funda Altoparlak, ཌྷ yıldır resim öğretmeniyim. Bir yandan da resim yapıyorum. Okulu bitirdiğim sene bir resim yarışmasında Türkiye ikincisi...

2 Bin 500 Yıllık Antik Mezarlık Ortaya Çıktı!

Sinop'ta Müze Müdürlüğü ekipleri tarafından yapılan kurtarma kazısıyla 2 bin 500 yıllık antik mezarlık (nekropol) ortaya çıkarıldı. Sinop'ta geçen Mart ayında kent merkezi Gelincik Mahallesi'nde Kültür ve Turizm Bakanlığınca yapılması planlanan Kültür Merkezi inşaatı temel hafriyatının Sinop Müze Müdürlüğü uzmanlarınca denetimi sırasında...

Bilinmeyenleriyle Sultan Ahmet Camii!

- Sultan 1. Ahmet tarafından 1616 yılında mimar Sedefkar Mehmet Ağa'ya Ayasofya'nın karşısında yaptırılan Sultanahmet Camisi, kentin en çok turist çeken mekanları arasında ön sıralarda yer alıyor. Cami'nin temelleriyse 401 sene önce 31 Aralık günü atılmıştı. - Osmanlı sultanları ve ailesi tarafından yaptırılan ve 'Sultan camileri' anlamına...
erotik
Live İzmir